Haber

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan: Düzensiz göçmenleri taşıyan botun batmasıyla ilgili en ağır cezalar verilecek

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Çanakkale’nin Eceabat ilçesi açıklarında düzensiz göçmenleri taşıyan botun batmasına ilişkin, “Bunlara hiçbir tolerans tanınmayacak. En ağır cezalarla karşılaşacaklar. Bir insan hayatı üzerinden para kazanma alçaklığı yapan kim varsa bunun bedelini malıyla ve hapishane karşılığı olarak bir anlamda canıyla ödemek zorunda kalacak.” dedi.

Çanakkale’nin Biga ilçesinde belediyeyi ziyaret ederek, Belediye Başkanı Bülent Erdoğan’la görüşen Turan, ziyaretinin ardından basın mensuplarına gündemi değerlendirdi.

Zayıf ve sorunlu ülkelerin vatandaşlarının, insanlığa sahip çıkmayan Batının politikaları sonucunda ağır bir bedelle karşılaştığını ifade eden Turan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kabatepe ile Gökçeada arasında ufacık bir bota 50 civarında insan bindirilmiş. Sözüm ona daha iyi hayatlar yaşamak için başka ülkelere giderken dalgalar içinde maalesef boğulmuşlar. 22 ölümüz var, 7’si maalesef bebek. Şu an aramalar devam ediyor. 66 araçla, 511 personelle Sahil Güvenlik, Emniyet, Jandarma, Kıyı Emniyeti, UMKE, AFAD bütün kurumlarımız çok yoğun mesaiye devam ediyor. Uçaklarımız orada, kurumlarımız orada. İstiyoruz ki daha az hasar olsun, hiç olmasın ama maalesef bu anlattığım çarpık küresel düzenin bir sonucu olarak dünyada göçmen meselesi büyüyerek devam ediyor. Tüm tedbirlerimizi almamıza rağmen zaman zaman bu sıkıntılarla karşılaşıyoruz. Dün o bebeklerin halini görünce yüreğimiz yandı. Vali Bey’in başkanlığında bütün heyet orada çalışmalarına devam ediyor. Göreceksiniz, bu zulmü, bu kötülüğü organize eden, Türkiye’de yaşayanlar da yakalandı, yakalanacak. Bunlara hiçbir tolerans tanınmayacak. En ağır cezalarla karşılaşacaklar. Bir insan hayatı üzerinden para kazanma alçaklığı yapan kim varsa bunun bedelini malıyla ve hapishane karşılığı olarak bir anlamda canıyla ödemek zorunda kalacak.”

“Türkiye Yüzyılı da inşallah yine aynı Çanakkale ruhuyla inşa edilecek”

Turan, 18 Mart Pazartesi günü Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109’uncu yıl dönümünün kutlanacağını hatırlattı.

Cumhuriyet’in ön sözünün bu topraklarda yazıldığını vurgulayan Turan, “Öncelikle Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm şehitlerimizi, gazilerimizi, Çanakkale kahramanlarını saygıyla, minnetle yad ediyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, Çanakkale ruhu anlayışı üzerine inşa edildi. Ümit ediyorum, iddia ediyorum yeni Türkiye Yüzyılı da inşallah yine aynı Çanakkale ruhuyla inşa edilecek. Daha çok büyüyen Türkiye, daha çok gelişen Türkiye bu onurla beraber karşılık bulacak.” diye konuştu.

Yerel seçimlere 15 gün kaldığını anımsatan Turan, Türkiye’de bundan sonra 4 yıl seçim olmayacağını dile getirdi.

Seçimin ardından yerel ve genel yönetimin birlikte çalıştığı bir dönem olmasını arzu ettiklerini aktaran Turan, şöyle devam etti:

“Bu 4 yıl seçimsiz dönemi hizmet almada, işlerin takibinde, sonuç almada, eser ortaya koymada çok kıymetli bir zaman olarak değerlendirmek istiyoruz. Kime oy vereceksin? En güzel karşılığı, yapılan eserler. Bakın çevrenize kim ne iş yapmışsa onun karşılığı en büyük sandıkta bulacak diye düşünüyorum. Biz oy verirken çevremize bakarız. Kim ne iş yapmış, kim ne iş yapmış yapmamış görürüz. Çanakkale’de köprüsünden tutun köylere, meydanına kadar büyükten küçüğe hastaneler, okullar, yollar, altyapılar, tüneller muazzam bir seferberlik oldu. Bunun karşılığını milletimizin vereceğini düşünüyorum. Tabii aradaki polemikler, siyasi rekabetler olur. Seçim bunun en kıymetli tarafıdır ama kaldı 15 gün. Sonra bunlar biter, işimize bakarız. Güçlü olmak zorundayız. Ülke olarak, siyaset olarak demokrasinin gereği yarışlar da olsa bitiminde güçlü olmak zorundayız. Kavga bir yere kadar. Sorunlar, polemikler bir yere kadar ama seçim biter, her parti işine bakar. Devlet yönetimi, belediyesi, bakanlığı herkes kendi yolunda işine bakar.”

“Bu millet kimin samimi olduğunu, kimin olmadığını bilir”

Bülent Turan, Türkiye’nin kuzeyinde büyük bir kriz olduğunu belirtti.

Dünyanın bu süreçte Türkiye’nin uyarılarını dinlemek zorunda olduğunu vurgulayan Turan, “Dünya tekrar merhametin, vicdanın tüm insanlığa ait olduğunu hatırlamak durumunda. Kendinden adım atması beklenen kurumların, kuruluşların tekrar kendini gözden geçirip reform adımları atma görevi var.” ifadesini kullandı.

Milletin irfan, izan sahibi olduğunu, kime oy vereceğini bildiğini anlatan Turan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Seçim broşüründe olan vaadini unutan bir adama bu millet oy vermez. Karda kışta millet perişan iken tatili önceleyen, milleti unutan insanlara bu millet oy vermez. Gündeminde belediye başkanlığı olmanın çok ötesinde ‘Nasıl genel başkan olurum?’ hesabı olan adama bu millet oy vermez. Ayasofya açılırken heyecan yaşamayan hatta daha ötesi ‘Gündemde yok, ne gerek var’ diyen, daha ötesi davet edilmesine rağmen açılışa gelmeyen ancak yıllar geçmiş olmasına rağmen seçime 15 gün kala sabah namazına giden Teyo Pehlivanlara bu millet hiç prim vermez. Bu millet kimin samimi olduğunu, kimin olmadığını, bu millet kimin hizmet yapıp kimin yapmadığını bilir. Bu millet kimin bu ülkeyi büyütmeye katkısı olur, katkısı olmaz çok iyi bilir. Bu millet seçim kültürü olan, demokrasiyi bilen bir millet. Göreceksiniz sorunsuz, sıkıntısız bir seçimi atlatacağız. Milletin dediğine ‘baş göz üstüne’ diyeceğiz ve inşallah ondan sonra 4 yıl seçimsiz bir Türkiye, kendi reformlarını yapan, kendi iddiasını ortaya koyan, ekonomisini, demokrasisini büyüten bir süreci hep beraber yaşıyor olacağız.”

Biga ilçesi Gümüşçay beldesinde yapımı tamamlanan Enginkent Gümüş Bakım Merkezi’nin açılışını yapan, Biga Ticaret Borsası’nı ziyaret eden Turan, Çan ilçesinde şehit ve gazi aileleriyle iftar programına katıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu